Home HABERLER 27 MAYIS POLİTİK DEVRİMİ BİRİNCİ KUVAYIMİLLİYENİN DEVAMIDIR!

27 MAYIS POLİTİK DEVRİMİ BİRİNCİ KUVAYIMİLLİYENİN DEVAMIDIR!

by @admin
0 comment

İşsizlik ve Pahalılıkla Savaş Derneği Kurucu Genel Başkanımız Hikmet Kıvılcımlı 27 Mayıs İhtilalini 27 Mayıs ve Yön Hareketi’nin Sınıfsal Eleştirisi adlı kitabında duru ve net bir şekilde anlatır.

 27 Mayıs Politik Devrimi darbe değildir. 12 Mart-12 Eylül Faşist darbeleriyle aynı kefeye konamaz.

Hikmet Kıvılcımlı’ya göre 1960 27 Mayıs Devrimi Devletçiliğimizin bir şaha kalkışıydı. 27 Mayıs gelenekçil ilmiye’mizin (üniversitenin) yaptığı bilimcil ve gidimcil tahrikat (ajitasyon) üzerine, Seyfiyemizin (Ordu’nun) kılıcını ortaya atmasıydı.

 27 Mayıs Politik Devrimi ve ürünü 61 Anayasası, Halktan yana değişiklikler getirdi. Halk düşmanı DP İktidarının (Bayar-Menderes kliğinin) baskısından, zulmünden bunalan, daralan halkımıza rahat nefes alabileceği ortamı sağladı 27 Mayıs. 1961 Anayasası tüm anayasalar içerisinde insan haklarına dayalı anayasadır.  Bu nedenle 27 Mayıs bir darbe değildir. 27 mayıs Politik bir Devrimdir. Bu nedenledir ki 27 Mayıs’ın tüm kazanımlarına karşı çıkmak ve bastırmak nedeniyle 12 Mart ve 12 Eylül Faşist Darbeleri gerçekleştirilmiştir. Bu nedenle, 12 Mart-12 Eylül Faşist Darbelerinin halkımıza getirdiği baskıydı, korkuydu, işkenceydi, zulümdü, ölümdü. Halkımızın nefesinin kesilmesiydi.

27 Mayıs’ın kazanımları nelerdi?

27 Mayıs; İşçi Sınıfımızı örgütlenme ve hak arama özgürlüğüne, grev hakkına, eğitim emekçilerini Türkiye Öğretmenler Sendikası’na (TÖS) kavuşturdu. 27 Mayıs; DİSK’tir, TÖS’tür.

27 Mayıs; Mustafa Kemal’e ve Birinci Kuvayimilliye’ye saygıdır, sevgidir, onlara dönme çabasıdır. 27 Mayıs; emekçi milyonların gülmesi, azınlık, bir avuç Parababasının ağlamasıdır.

27 Mayıs; insan, hayvan, doğa sevgisidir. 27 Mayıs’ta yaşanmayan ancak 12 Mart-12 Eylül Faşist darbelerinde yaşanan işkence ve insanlık dışı muameledir. Finans-Kapitalin en gerici, en şoven unsurlarının açık terörcü diktatörlüğü için binlerce insan işkence ve insanlık dışı muameleyle karşı karşıya kalmış, hapislere atılmış, katledilmiş ve idam edilmiştir.

İşte 27 Mayıs; Sosyalizmin önünün açılmasıdır, bilimsel gelişmenin ve kültürel zenginliğin artışıdır, iktidarların kanunsuzluklarını, keyfi davranışlarını yasal kılıfa büründürme girişimlerini engellemek için Anayasa Mahkemesinin kurulmasıdır, halkımızın sınırlı da olsa Demokrasi ve Özgürlük ortamına kavuşmasıdır.

Usta’mız Hikmet Kıvılcımlı“Finans-Kapital kanlı bir öç almak istiyor. 27 Mayıs’ı yaralayanlar onu öldürmek istiyor.” demişti.

12 Mart-12 Eylül Faşist darbeleri 27 Mayıs’ın izini tozunu silmek için AB-D Emperyalistleri tarafından tezgâhlanan darbelerdir. Ve Devrimci Gelenekli, yurtsever, Mustafa Kemalci, antiemperyalist asker ve sivil aydınlara son ölüm vuruşunu yapmak için tezgahlanmıştır.

Ergenekon, Balyoz, Odatv vb. operasyonları, 15 Temmuz Ganimet Paylaşım Savaşı, bu faşist darbelerin devamıdır.

Ve 27 Mayıs; insanlığın kurtuluş davasına kendini adayan devrimcilerin, yurtseverlerin, gerçek insanların yetişmesine zemin hazırlamıştır.

 “27 Mayıs, Birinci Kuvayımilliyenin devamı olmuştur; ancak, 12 Mart ve 12 Eylül Mandacılığın devamıdır!”

İPSD olarak bu topraklarda yaşayan halka sınırlı da olsa özgürlük ortamı getiren, gericilerin en çok korktuğu iki şey olan; düşünce ve örgütlenmenin önündeki engelleri ortadan kaldıran 27 Mayıs’a sahip çıkıyoruz.

27 Mayıs politik devrimi’nin getirdiği özgürlükler ortamında açılan derneğimiz 12 Mart faşist darbesi sonrası kapatılmış yoldaşlarımız tarafından tekrar açılmıştır. ve 12 Eylül faşist darbesi tarafından  kapatılmış ve tekrar açılmıştır. Yani 27 Mayıs demokrasi ve özgürlükleri getirirken 12 Mart ve 12 Eylül darbeleri tüm demokratik kitle örgütlerini ve derneğimiz İPSD yasaklamıştır. Bu nedenle 27 Mayıs politik devrimini 12 Mart ve 12 Eylül faşist darbesi ile bir tutmak aymazlıktır.

Birinci Kuvayimilliye yadigârı bütün değerlerimize sahip çıkarak, vatan topraklarımızı 18 Adamızı 2 kayalığımızı Yunanistan’a peşkeş çeken, İş cinayetlerinin sorumlusu, doğadaki yeşilin düşmanı, AB-D Emperyalistleri ve yerli işbirlikçilerine karşı mücadele edeceğiz.

 AB-D Emperyalistleri elbette karşı olacaklar Türkiye Tarihinin tanıklık ettiği en ileri Anayasa olan 1961 Anayasası’na.

İşsizlik ve Pahalılıkla Savaş Derneği de inadına, halktan, haktan, hukuktan, devrimden yana bilimli-bilinçli-inançlı-kararlı mücadelesine devam edecektir. 27/05/2020

İŞSİZLİK VE PAHALILIKLA SAVAŞ DERNEĞİ GENEL MERKEZİ

You may also like

Tarihçe

ipsd
Gerekçemiz aynı gerekçedir. 1968 yılında kurulan İPSD’nin bugün de gerçekliğini korumaktadır.

Basın Açıklamaları

Son Haberler

@2024 – Tüm hakları saklıdır.